Müge Ergül Karaca Kimdir? Kaç Yaşında? Nereli?


01-05-2021 10:44

1986 doğumlu olan Müge Ergül Karaca İstanbul'da dünyaya geldi. İşte şef Müge Ergül Karaca hakkındaki bilgiler: Müge Ergül Karaca Kimdir? Kaç Yaşında? Nereli?.... Sanayi 313’ün şefi Müge Ergül Karaca merak edilen isimlerden oldu.


 

İstanbul'da dünyaya gelen Müge Ergül Karaca'nın çocukluğu Büyükada'da geçti. Sürdürülebilir mutfak anlayışıyla İstanbul’un en özel yeme/içme mekanlarından Sanayi 313'te hizmet sunan Müge Ergül Karaca çocukluğundan beri yemek yapmanın zevkini yaşadığını belirtiyor.
 

Üniversiteyi, Bilgi Üniversitesi’nde Televizyon Haberciliği ve Programcılığı bölümünde tamamlayan Müge Ergül, aşçı ve şef olarak hayatına yön vereceğine lise yıllarından itibaren karar verdiğini anlattı.

2021 yılı itibari ile 35 yaşında olan Müge Ergül Karaca kadınların bu sektörde daha iyi yol alması için çalışmaları da bulunuyor.

Instagram Adresi: instagram.com/mugeergl

İŞTE ŞEF MÜGE ERGÜL KARACA'NIN RÖPORTAJI

Biraz kendinizden bahsedebilir misiniz? Mutfak Sanatları Akademisi’ne girmeye nasıl karar verdiniz?
Bilgi Üniversitesi’nde Televizyon Haberciliği ve Programcılığı okudum ve bölümü çok sevmeme rağmen, üniversiteyi “aşçı olacağım” motivasyonuyla bitirdim. Ailem de beni destekledi ve üniversiteden sonra Mutfak Sanatları Akademisi’nde aşçılık eğitimi aldım. Gastronomi eğitiminden önce elbette yemeğe meraklıydım. Zaten bu merak, sonradan gelişebilecek bir şey değil. Biraz ilgi ve merak olmazsa, heyecan ve başarı da olmuyor. Kalabalık ailede büyümüş bir çocuk olarak sürekli yemek pişen bir ortamdaydım. Babam işi sebebiyle çok seyahat eder, gittiği yerlerden bize sürekli değişik peynirler, şarküteri ürünleri, tatlılar getirirdi.

 
Sanayi 313’ün blog’unda yer alan bir yazınızda çocukken yazlarınızın Büyükada’da geçtiğinden bahsetmişsiniz. Size “Adalı” diyebilir miyiz?
Evet, bana “Adalı” diyebilirsiniz. Dedelerimden itibaren tüm ailemin çocukluğu, yazları Büyükada’da geçmiş. Ada kültürü çok farklıdır, ayrıca pek çok kültürün bir araya geldiği İstanbul Adaları’nda mutfak konusunda farklı şeyler görmek de mümkündür. Meselâ eski bir Rum pastanesi olan Büyükada Pastanesi’nde Yunan kurabiyeleri satılıyor ve ben de bu pastaneden çıkan kremalı börekle büyüdüm. Ada’daki Musevi komşularımız, kendi bayramlarında evde pişmiş hallah (sebt) ekmeklerinden getirirlerdi. Ada’da büyümenin bir başka şansı daha var; Ada küçük bir yer olduğu için, herkes birbirini tanır. Bakkal, manav, pastane, balıkçı, Ada’da yaşayan herkesle iç içe olursunuz. Bu, bana şu anda mutfağımın tedarikçileriyle kurduğum iletişim açısından çok yararlı oldu.
 
Sanayi 313’ün çay saatleri, öğle yemekleri ve cumartesi brunch’ları meşhur. Artık neredeyse her mekânda gördüğümüz bu özel sunumları farklı kılmak için neler yapıyorsunuz?
Farklı olmak adına özel bir çaba sarf etmiyorum. Sonuçta, yaptığımız iş biraz da “tarz” ile alakalı. Herkesin nasıl ayrı damak tadı varsa, yemek yapmak da bir tarz meselesi. Yani daha çok kendi sevdiğim şeyleri pişiriyorum. Hayatım pazarlarda geçiyor, en güzel malzemeyi bulmak için uğraşıyorum. Her gittiğim seyahatten ekstra bagajla dönüyorum, gittiğim yerde ne yediysem, hepsini buraya da taşıyorum. Farklı şehirlerden mutfağa peynir, mısır unu, tereyağı getirtiyorum. Kullandığım malzemeler yardımcı oluyor fark yaratmama. Ben, yemek yaparken tabaklarda renk kullanımına dikkat ediyorum. Çok renksiz veya cansız görünümlü tabakları çok tercih etmiyorum.


Bu site, daha iyi bir kullanıcı deneyimi için tanımlama bilgileri kullanır. İzin verir misiniz?