Müsilaj Nedir? Oluşma Sebepleri Nelerdir? Müsilaj Hangi Durumlarda Oluşur?..... Son günlerde en çok konuşulan konulardan olan Marmara Denizi'ndeki müsilaj sorunu dolayısıyla müsilaj kelimesi ve bu soruna yol açan sebepler merak ediliyor. Müsilaj nedir? Neden oluşur?
İklim değişikliği ve denize yönlendirilen atıklar nedeniyle oluşan deniz salyası deniz altındaki hayatı olumsuz etkiliyor. Denizin üzerini kaplayan ve uzun zamandır herkes tarafından dikkatle takip edilen salyası, en az suyun yüzeyi kadar altındaki hayatı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Midyelerin ve diğer canlıların salya tabakası ile kaplandığı gözlemlenirken, Marmara ve Karadeniz’deki azot ve fosfor yoğunluğuna dikkat çekiliyor.
DENİZ SALYASI NEDİR, NEDEN OLUR?
Deniz salyasının artışının insan sağlığı üzerinde de etkili olacağını belirten İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim görevlisi Doç. Dr. Muharrem Balcı, “Deniz salyası, deniz ortamında oluşan mikroorganizmaların aşırı artış göstererek ortama salgıladıkları organik bileşikler sonucunda oluşuyor. Bu organik bileşikler suyla temas ettiklerinde şişiyor, gözle görünür hale geliyor ve deniz salyası oluşuyor. Deniz salyasının oluşması için bazı özel koşullara ihtiyaç vardır. Bu özel koşullar için yüksek derece de azot ve fosfat girdisi ve su sıcaklığına ihtiyaç vardır” diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim görevlisi Doç. Dr. Muharrem Balcı ise “Bu gidişle küresel ısınmanın etkisi daha da arttığı için deniz salyası ile birlikle bazı özel mikroorganizma grupları ortaya çıkacaktır. Bu mikroorganizmalar oldukça zehirlidir. Bu zehirli maddeler bazı balıkları daha çok bazı balıkları daha az etkiler. Mesela midye zehirli maddelerden daha az etkilenir. Midyeler bu zehirli maddeleri biriktirir ve soframıza kadar gelir. Bu midyeyi yediğiniz anda felç bile geçirebilirsiniz” değerlendirmesini yaptı.
DENİZ SALYASI NE ZAMAN GİDER?
Uzmanlar, deniz salyalarının mevsimsel geçiş süreci tamamlandığı ve deniz suyu yeterli sıcaklığa ulaştığı zaman ortadan kalkacağı görüşünde. Deniz salyası, neredeyse tüm bitkiler ve bazı mikroorganizmalar tarafından üretilen kalın, yapışkan bir madde. Balıkçı ağlarına yapışan deniz salyası, avlanmayı zorlaştırıyor.
Marche Politeknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsünden Robert Danovaro ve Antonio Pusceddu ve Trieste Üniversitesi Yaşam Bilimleri Fakültesinden Serena Fonda Umaninin bir araya gelerek kaleme aldıkları akademik makalede, deniz müsilajının son 200 yılda hangi denizlerde ne sıklıkla görüldüğü, nasıl ve neden ortaya çıktığı incelendi. İklim değişikliği ve su yüzeyinin ısınmasıyla bağlantılı olduğu belirtilen deniz müsilajının, özel mikrobiyal biyoçeşitlilik içerdiği ve çevreleyen deniz suyunda bulunmayan patojenik türlere ev sahipliği yaptığı ortaya çıktı. Öte yandan, 1980-2010 yılları arasında müsilaj salgınlarının sayısının katlanarak arttığı ve 2 ila 3 aya kadar yaşam süresi olduğu belirtildi.
Makalede uzmanlar deniz müsilajını, deniz yüzeyinin ısınması ve bu kapsamda deniz karının (marine snow) oluşmasıyla ilişkilendiriyor. Okyanus diplerinde oluşan, ölü hayvanların, deniz bitkilerinin kalıntılarını içeren kara benzeyen bir madde olduğu ama içinde kum gibi inorganik maddeleri de barındırdığı belirtilen deniz karı, deniz müsilajına dönüşüyor. Makalede, bu deniz fenomeninin ortaya çıkma sıklığının son 30 yılda arttığına dikkat çekilerek, “Dünya çapında, Akdeniz havzasındaki son derece verimli ve sığ Adriyatik Denizi (ve özellikle kuzey kısmı), büyük deniz müsilajlarından ciddi şekilde etkilenen alandır. Müsilaj ilk kez 1729'da burada rapor edildi ve başlangıçta balık ağlarının tıkanmasına neden olduğu için ‘kirli deniz fenomeni' olarak tanımlandı. O zamandan beri, müsilaj varlığı farklı zamanlarda rapor edilmişti, ancak son 30 yılda bu fenomenin sıklığı önemli ölçüde artmıştır. Yüzeyde veya su sütununda yüzen deniz müsilajları uzun bir yaşam süresi (2-3 aya kadar) gösterebilir. Deniz dibine yerleştikten sonra ise agregalar tortuları kaplar ve bazı durumlarda kilometreler boyunca uzayarak organizmaların oksijensiz kalmasına neden olabilir. Bunun sonucunda bentik organizmaların (en dipteki) boğulması, turizm ve balıkçılığa ciddi ekonomik zararlar verir” ifadelerine yer verildi.