Foto Galeri
Kazdığı kuyuya düşen zalim patron
Beni dövdüklerinden bir hafta sonra evimizi gece gece taşlayanlar çıkmıştı ortaya. Biz tam yatmaya hazırlanırken onlar camlarımızı, kapılarımızı taşlayıp kaçıyorlardı. İlk günler çocuklardır belki dedik ama bu saldırılar hiç azalmamıştı.
Başka bir gün evi kurşunlamaya kalkınca ne yapacağımızı şaşırır hale gelmiştik. Bunun sonu nereye varacaktı? İlla birimizin ölmesi mi gerekecekti?
Ertesi gün polise gidip şikâyette bulunduk. Ama onlarda kanıtlamamızı istemişlerdi. Elimizde somut bir şey olmadığı için yine çaresiz kalmıştık.
Geceleri artık rahat uyuyamaz olmuştuk. Her gece bu gece de ne yapacak acaba diye korkuyla bekliyorduk.
Bir gece de evin elektrik tellerini kesip bizi karanlık içinde bıraktılar. Artık dayanacak gücümüz kalmamıştı. Ama olaylar arttıkça da sona yaklaştığımızı hissediyorduk.
Annem her gün saatlerce Allah’a yalvarıyor bu belayı başımızdan alması için dua ediyordu. Onu çok kere gözlerinden yaşlar boşalmış bir şekilde secde ederken görmüştüm.
Bir gün ablam bana o adamla evlenirsem kurtulacağımızı söyledi. Buna şiddetle karşı çıktım. Öyle bir zalimle evlenmesine izin veremezdim.
Ablam durumumuzun kötülüğünü görüp bizim için kendisini feda etmek istiyordu biliyordum. Ama buna ne annem ne de ben razı olamazdık.
Ablam haberimizin olmadığı bir gün ona gidip evlenme teklifini kabul ederse ailemi rahat bırakacağına söz ver demiş. O da hemen söz vermiş. Bunu bize söylediğinde nasıl böyle bir şey yaptığını sorduk ona.
O da hayretler içinde buna mecbur olduğunu söylemişti. Ben ona hiçbir şeye mecbur olmadığını söyleyerek eski patronuma gidip bu evlilik işinin asla olmayacağını söylediğim de bana benimle oyun oynamak neymiş göstereceğim size demişti.
Ertesi gün başımıza büyük bir felaket getirecekti gerçekten de.
Yazının devamını okumak için görsele t.klayarak ilerleyiniz.